Çoğu insan için pandemi periyodu karavan hayatını deneyimlemek ve tabiatta olmak için bir fırsat yarattı. Sıhhatin pahasını daha uygun anlayıp, hayatı ertelememek gerektiği de bu periyotta farklı bir Ehemmiyet kazandı. İş hayatında uzun mühlet spor salonu işleten ve kendi de profesyonel olarak gövde geliştirme sporuyla uğraşan Abbas, 2010 yılında evlendikten sonra 10 Yıl kadar makam sürücülüğü ve yakın korumalık yaptı. Kovid-19’u ağır geçiren Abbas, “75 gün hastanede kaldım. Kalktığımda pek bir şey hatırlamıyordum. Aklıma yalnızca çocuklarım geldi. Çıktıktan sonra Amel yerimle sorunlar yaşamaya başladım. Tam güzelleştim derken artık bir KOAH hastası olmuştum ve işimi kaybettim. Bir müddet hiçbir şey yolunda gitmedi. Aile temelimiz sarsılmıştı, eski eşim ile ayrılık kararı aldık. Ben o süreçte her insan üzere Fazla güç vakitler geçirdim ve kendimi arayış yoluna düştüm” diyerek şunları söyledi:
“Çocuklarım dış her şey bana boş gelmeye başlamıştı. Bu sırada eski kamp zamanlarımdan kalma bir çadırım aklıma geldi ve hazırlanmaya başladım. Bir sırt çantası ile Antalya dağlarına hakikat yola koyuldum. Köye 5 kilometre uzaklıkta Korkuteli Taşkesiği Yaylası’na çıktım. Çadırımı da yanında su olan bir bölgeye kurdum. 1 öğün yiyerek kendimle baş başa burada tam 8 ay geçirdim. Telefonsuz, insansız ve internetsiz tam bir arınma yaşadım. Köylüler de Fazla Yardımcı oldular, hâlâ Uzaklık orta ziyarete giderim. Bu ortada çocuklarımı Fazla özlemiştim, nereye kadar bu türlü devam edeceğim diye düşünürken karavan hayalleri kurmaya başladım. Ufak bir birikimim vardı, dostlarım da Yardımcı oldu ve şimdiki karavanıma kavuştum.”
ELEKTRİK, SU, KİRA YOK! HEPSİ BEDAVA
Öncesinde karavan tecrübesi olmayan Abbas, çocukluğundan beri tabiata ve kamp yapmaya ilgisinin olduğunu lisana getiriyor. 8 aylık yayla tecrübesinden sonra karavan hayatına geçen ve pandemi periyodunun bütün dünya üzere kendisinde de Önemli bir farkındalık yarattığına değinen Abbas, “Hastaneden çıkınca tabiatta yaşamayı daha Çok düşünmeye başladım. Lakin elbette maddi kurallar hasebiyle da karavanda yaşamak Fazla avantajlı” dedi.
Karavan hayatından sonra Gereksiz harcamalar yapmadığının altını çizen Abbas, kendisine yetecek kadarın kâfi olduğuna vurgu yaparak, “Daha evvelki metropol yaşantımda önüne geçemediğim harcamalar, ruhsal buhranlar, gerilim, Öfke ve Daimi bir koşuşturma, daima bir yere geç kalma ve hiçbir biçimde hiçbir şeyden Mesut olamama hali vardı. Artık daha dingin, sakin ve azla yetinmeyi öğrendiğim bir hayat yaşamaya çalışıyorum” ifadelerini kullandı.
‘KARAVANDA AYLIK 10 BİN LİRA YETMİYOR DİYEN VAR’
Tam vakitli karavanda yaşama fikrine yakın etrafının pek şaşırmadığını söyleye Abbas, “Aslında benim neler yapabileciğimi biliyorlardı. Çadır hayatından sonra ‘Artık karavanda yaşıyorum’ dediğimde ‘Ooo otel konseptine geçmişsin, en düzgününü yapmışsın’ diyorlardı. Elbette, bu kadar Ufak bir alanda nasıl yapacağımı merak eden arkadaşlarım da olmadı değil. Ancal benim bir problemim yok” bilgisini paylaştı.
Şehirde 1+1 mesken kiralarının şimdilerde en az 5 bin lira olduğunu söyleyen Abbas, “Elektrik, su, faturalar derken uçsuz bir sayı çıkıyor. Minimum fiyatla çalıştığımı düşünürsek bunun içinde Besin ve kıyafet masraflarıyla de Fazla daha Üzücü bir çıkmaza düşecektim. Mazot ve karavanın vergileri dış bana aylık 2 bin lira kâfi oluyor. Bu aslında ne istediğinle de alakalı bir durum. ‘Karavanda aylık 10 bin lira yetmiyor’ diyenleri de gördüm, benden daha az bütçe ile yaşayanları da” ifadelerine yer verdi. Yaklaşık 2 yıldır part time bekçilik, evcil hayvan bakıcılığı yapan Abbas, “Bu ortada benimle birlikte yaşayan bir de dostum Pablo var” diyerek ekledi:
“Beraber pek huzurlu yaşıyoruz. Geçimimin bir kısmını da toplumsal medyadan kazanıyorum. nihayet 8 aydır Youtube kanalım için içerik üreterek günlük hayatımı orada paylaşıyorum. küçük bile olsa bir gelir elde ediyorum. Elbette yalnızca Youtube ile geçinmen Muhtemel değil. Birçoklarında gözüm yok, şimdilik günü kurtarıyorum.”
‘ÇADIRDAN SONRA KARAVANIM KRAL DAİRESİ GİBİ’
Karavanının Peugeot J9 minibüsten çevrilerek yapıldığını ve diğer karavanlara nazaran Ömür alanının da daha Ufak olduğunu lisana getiren Abbas, “Bana hiç zorluğu yok, alıştım. Yaklaşık 1 Yıl Evvel 70 bin lira üzere bir fiyata almıştım. Amade yapılmış almak zorunda kaldım. Zira bir meskene, başımın üstünde bir çatı olmasına acil gereksinimim vardı. Kendim de yapabilirdim lakin maliyeti daha Çok olacaktı. Ben de Amade almaya karar verdim. Bu Ömür usulünde birinci etapta 1 hafta kadar zorlandığımı hatırlıyorum lakin çadır hayatından sonra karavanım kral dairesi üzere geliyor” dedi.
Karavanda Biricik başına canının hiç sıkılmadığının altını çizen Abbas, “Ben uzun yıllar boyunca Fazla kalabalık yerlerde çalıştım, Fazla lüks ve şatafat gördüm. Bu hayatım çok sakin ve huzurlu, yalnız değilim. Çoğunlukla kitaplarımla, köpeğimle, huzur veren bir orman yahut Kıyı kenarında oluyorum. Şu Lahza yine tam vakitli çalışma ve yerleşik hayatıma dönmeyi planlamıyorum. Tam aykırısı Irak bir köyde Ufak de olsa bir arsa alıp karavanımla orada ömrümü sürdürmek istiyorum” yorumunu yaptı.
Yorum Yok