Adları tarihe kazılı ama nerede oldukları bir sır! ‘Mezarı bulunursa kıyamet kopabilir’

Casinolar, Genel, Her Şey Dahil Tatiller, Lüks Oteller, Lüks Plajlar, Otel Değerlendirmeleri, Tatil Rotası Kas 12, 2022 Yorum Yok

Derleyen: Fazilet Şenol / Milliyet.com.tr – Dünyaya hükmetmek, elindeki Sıkıntı sayesinde yüzyıllar boyunca isminden bahsettirmek isteyen her hükümdar tıpkı bahtı paylaşmıyor. Bazı hükümdarların sonsuz istirahat yerleri ülkelerinin en turistik bölgelerinde yer alırken, kimilerinin ise bir mezar yeri bile yok. İşte isimleri tarihe kazınan lakin bugün birçoğunun mezar yeri tam olarak muhakkak olmayan 5 hükümdarın öyküsü. 

1- KLEOPATRA

Kleopatra, 39 yaşında ölene kadar Mısır’daki Ptolemaios Krallığı’nın hükümdarıydı. Hayatı boyunca hem baştan çıkarıcı hem de büyüleyici bir Benlik olarak bilinen Kleopatra, cazibesini Evvel Jül Sezar’ı baştan çıkarmak, Mısır’ın Roma ile ittifakını pekiştirmek ve akabinde haleflerinden biri olan Marcus Antonius‘u cezbetmek için kullanmıştı. Argümanlara nazaran Mısır’ın hoş firavunu Kleopatra, Cenk sonrası esir düştüğünde kendi isteğiyle bedenine tuttuğu bir yılanın ısırığından zehirlenerek hayatını kaybetmişti. Rivayete nazaran sevgilisi Ünlü Romalı kumandan Marcus Antonius da yanındaydı ve iki âşık Birlikte bir Anıt mezara gömülmüştü. Lakin gömüldükleri yer yüzyıllar boyunca bulunamadı.

2 bin yıldan Çok müddettir kayıp olan ve Aka merak konusu olan Kleopatra’nın mezarıyla ilgili nihayet gelişme, arkeolog Kathleen Martinez’in, Mısır’ın bir vakitler başşehri olan İskenderiye’nin yakınlarındaki antik Taposiris Magna Tapınağı’nın altında yeni keşfettiği bir tünelle yaşandı. Martinez’in yaptığı çalışmalara nazaran, bu tünel önümüzdeki Vakit diliminde Kleopatra’nın mezarına çıkabilir. Araştırmacılara nazaran Şayet bu tünelin Kleopatra’nın mezarına çıktığı ortaya çıkarsa yapılan keşif 21’inci yüzyılın en Aka buluşlarından biri olacak. Lakin kimi uzmanlar ise Kleopatra ve Antonius’un kalıntılarının Öbür bir yerde olduğuna inanmaya devam ediyor.

2- NEFERTİTİ

Antik Mısır’ın en Ünlü bayan figürlerinden biri olan Kraliçe Nefertiti, kocası Firavun Akhenaten ile Bir arada ülkesini, eski Mısır tarihinin en Varlıklı periyodu olarak tanımlanan bir periyotta yönetti. Bazı araştırmacılara nazaran süper hoşluğu ve gücüyle tanınan Nefertiti, firavun Kral Tutankhamun’un üvey annesiydi. Nefertiti’nin, kocasını M.Ö. 1336’da kaybettiği ve daha sonra Mısır’a Biricik başına karar sürmüş olabileceği de tezler ortasındaydı.

Araştırmacılara nazaran Nefertiti, kocasından yaklaşık altı Yıl sonra o sırada Mısır’ı vuran veb salgını yüzünden hayatını kaybetti. Arizona Nefertiti Üniversitesi’nden İngiliz arkeolog Nicholas Reeves, yaptığı bir açıklamada, Tutankhamun’un mezarının yanında Nefertiti’nin de bir mezar odası olduğunu ve Nefertiti’nin mezarının Tutankhamun’un mezar odasının duvarlarının ardındaki boşluklarda olabileceğini söylemişti. Lakin gerçekleştirilen radar taramalarının sonunda, Tutankhamun’un mezarının Çabucak bitişiğinde hiçbir gizli oda olmadığı sonucuna varılmıştı.

3- ANKHESENAMUN

Ankhesenamun, Mısır Firavunu Akhenaten ve eşi Nefertiti’nin bilinen altı kızının üçüncüsü ve Tutankhamun’un eşiydi. Evli olmalarına karşın, Ankhesenamun ve Tutankhamun üvey kardeştiler. Farklı annelerden dünyaya gelmişlerdi lakin babaları Akhenaten’dı. Tutankhamun saltanatının 9. yılında yaklaşık 18 yaşındayken ani ömrünü yitirdi ve Ankhesenamun 21 yaşında Biricik başına kaldı.

Daha sonra Ankhesenamun, M.Ö. 1327’den 1323’e kadar karar süren Ay ile evlendi lakin Ay’ın vefatının akabinde Ankhesenamun tarihi kayıtlardan kayboldu. 2010 yılında Mısır’ın Hükümdarlar Vadisi’ndeki KV21 mezarında bulunan iki mumya üzerinde yapılan DNA testleri Tutankhamun’un mezarında bulunan ikizlerin annesinin Ankhesenamun’un olduğunu ortaya koydu. Fakat süreksiz bir tanımlamadan fazlasını yapabilmek için kâfi data elde edilemedi. Ankhesenamun’un antik heykeltıraşlar tarafından göz kamaştıran altın figürlerin ötesindeki görünümü dışında hakkında Çok bir şey bilinmiyor ve mezar yeri hâlâ gizemini koruyor.

4- BÜYÜK İSKENDER

Büyük İskender olarak bilinen III. Alexander, MÖ 336 ve 323 yılları ortasında şimal antik Yunanistan’da bir devlet olan Makedon hükümdarıydı ve tarihin en başarılı kumandanlarından biriydi. Girdiği hiçbir savaşta hezimete uğramayan Aka İskender, 32 yaşında hayatını kaybetmeden Evvel MÖ 323’te Yunanistan’dan Hindistan’a uzanan geniş bir imparatorluk inşa etti. Enfeksiyon, alkol bağımlılığı ya da cinayetten öldüğü düşünülen Aka İskender’in naaşı birinci olarak Mısır’ın Memphis kentine gömüldü. Ardından 4. yüzyılın sonlarında yahut 3. yüzyılın başlarında tekrar İskenderiye’ye nakledildi.

Büyük İskender’in mezarını bulmak için bugüne kadar 100’den Çok resmi teşebbüste bulunuldu. 2021’de Mısırlı bir yetkili, Aka İskender’in mezarının Mısır ile Libya hududuna yakın bir kentsel Meydan olan Siwa Oasis’te olduğunu tez etti lakin bu sav rastgele bir biçimde doğrulanmadı. Günümüzde İskenderiye ekseriyetle Aka İskender’in mezarının gerçek yeri olarak kabul edilse de Ünlü hükümdarın mezarı ve vefat nedeni hâlâ tam olarak bilinmiyor. 

5- CENGİZ HAN

Moğol İmparatorluğu’nun kurucusu Cengiz Han (MS 1162 – 1227) Asya’ya yayılan ve bu süreçte yaklaşık 40 milyon insanın vefatına neden olan bir devlet yarattı. Kendi topraklarında yüzlerce çocuğun babası olarak biliniyordu. Birtakım ilim insanları Cengiz Han’ın bugün hayatta 16 milyon erkek torunu olduğunu düşünüyor. Cengiz Han, Ağustos 1227’de öldüğünde, Moğol İmparatorluğu Orta Asya ve Çin’in geniş bir kısmını kaplıyordu. Moğol İmparatoru toplamda Aka İskender’in topraklarının neredeyse dört katını fethetti. 1227’de 72 yaşında Birden bir hastalıktan öldükten sonra Cengiz Han şimdi keşfedilmemiş gizli bir yere gömüldü. Üstelik Moğol hükümdarı öldüğünde cenazesinin gizli tutulmasını da Özel olarak istemişti.

Efsaneye nazaran, Cengiz Han, Kuzeydoğu Moğolistan’ın tozlu bozkırlarının altında bir yerde gömülü. Hatta o kadar gizli bir yere gömülü ki argümanlara nazaran cenaze ile karşılaştığını söyleyen bireyler tam da bu cümleleri sonrasında idam edildi. Ayrıca Cengiz Han’ın mezarının Moğol İmparatorluğu’nun dört bir yanından gelen hazineler içerdiğine de inanılıyor. Bir Öbür yaygın inanışa nazaran Cengiz Han’ın mezarı bulunduğunda kıyametin kopacağı düşünülüyor.

Yorum Yok

Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir